Toplumlar için bilgi, çevre algısı ve sorun çözerlik ölçütlerine göre şekillenir. Zamanla bu iki etken değişir ve mevcut bilgi anlayışının işlevini yitirmesine ve sorunlar karşısında çözüm üretememesine neden olur. Bu noktada toplumların önünde iki farklı seçenek oluşur; sorunlara karşı yeni bir bilgi siyaseti ortaya koymak yada sorunlar karşısında yok olmak. Zira değişen zamana ve karşılaşılan yeni sorunlara karşın toplumun ve devletin yeni çözümler araması; farklı hastalıklara karşı farklı tedaviler uygulanmasına benzer bir çözümdür.
Bu çalışmada, Müslüman Türk toplumunun karşılaştığı zorluklar karşısında geliştirdiği çözümlerin hangi bilgi siyasal eksende değerlendirildiği ve buna bağlı olarak bilgiyi ve toplumu dönüştüren bilgi siyasetinin ne olduğu ortaya konulmaktadır.