Türkistan’dan Anadolu’ya kadar gittikleri her yere kültürlerini taşıyan Türkler hakkında bazı araştırmacılar “otlak peşinde koşan”, şehircilik kültürünü tanımayan, tarımı bilmeyen şeklinde olumsuz söylemler geliştirmişlerdir. Halbuki arkeolojik buluntular Asya Hun Devletinin ilk devirlerinden itibaren Türklerde şehircilik faaliyetlerinin olduğunu, Kuzey Çin’de kurulan Hun devletlerinden Hakasya’ya kadar geniş bir sahada şehirler kurulduğunu kanıtlamaktadır. Kök Türklerle birlikte şehircilik faaliyetleri giderek artmıştır. Türkistan’ın birçok bölgesinde de Türk şehirleri ortaya çıkmıştır. Kısacası Türklerde şehircilik en eski zamanlardan beri kültürümüzün önemli bir parçası olmuş, Selçuklu ve Osmanlı ile birlikte şehircilik anlayışı zirveye çıkmıştır. Tarihsel süreçte; Türk milleti sadece savaşlar ve göçler yaşamamış, farklı zamanlarda çeşitli coğrafyalarda devletler kurarken kültürünü yaşatacağı şehirler de kurmuşlardır.
Elinizde bulunan bu kitap, bir yol haritası niteliğindedir. Kitapla birlikte Türk tarihinde bir yolculuğa çıkacak, Türk kültürü ve Türklerin şehircilik anlayışını araştırmacıların bakış açısıyla inceleyeceksiniz. Bununla birlikte Türklerin yaşadığı ve şehir kurduğu her coğrafyada kendine özgü farklı bir şehircilik anlayışı geliştirdiklerini göreceksiniz.